gozlugu cikarmadan yuzu yıkamaya calısmak.
kendine kahve yapmak icin kettlea su koyup, ocagi yakip, suyu isitmak icin kettlei yanan ocagin uzerine koymak.
- sabahın altı-yedisi gibi kalkılır.
- birbuçuktaki finale çalışılmaya daha yeni başlanır.
- afyon daha patlamamıştır, duş almaya karar verilir..
- lastik malibu terliklerle esneye esneye duşa girilir..
- bahsi geçen terliğin ıslandığında hayvanlar gibi kaydığı hatırlanmaz
- sabunlamak için sağ bacak yerden kesildiğği anda..
swiss,, gümm... (kafa önce duş armatürünü sıyırır ardından yere çarpar...)
sonuç: alna onsekiz dikiş.. tüm sınavlardan rapor.. (ölümden döndüm lan!)
traş kremiyle dişleri fırçalamak.
uykudan uyanıp ta hala uykuda olduğum bir sabah alelacele taksiye atladığım ve işe vardığımda taksicinin benden bozuk bir milyon istemesi sonucu
- yok maalesef ! diyeceğime
-yok maşallah dediğim ve akabinde şöförü kırıp geçirdiğim en *** ***ıktır....akabinde bende uykudan uyanmışımdır....
uyurken telefon çalınca, yerde olan telefon yerine terliği almak ve aloooooo demek, hatta telefon sesine gelen anneye terliği uzatmak ve yıllarca anne kişisi tarafından dalga geçilmek, her yerde anlatılmak...
su şişesi yerine buzdolabındaki sirke şişesini kafaya dikmek.
oturma odasının perdesini çekiştirip yatak odasına ***ürmek istemek, hatta bi de bunun son derece normal olduğunu sinirli bi şekilde savunmak.
vapurda uyudugum bir sabah, beni nazikce uyandiran adami artik nedense babamin is arkadasi zannetmis ve "babis ne zaman gelecek, gordun mu babisi ?" seklinde anlamsiz bir soru sormustum.
demek ruhum, idim libidom oyle bir sekilde allak bullak oluyo ki uyurken..... adama rezil olduguma mi uzuleyim, yoksa 19 yasinda babama hala 'babis' diye hitap etmeme mi yanayim?
ayilmak icin kahve almaya gittigim bir sabah, adama eksik para verip *, adam kibarca * istediginde, maalesef diyip, kahveyi alip birde para ustu sormustum. adam saskin saskin suratima baktiginda anlam verememis, kahvenin dibine vardigimda durum kafama dank etmistir.
sabah kalkip lensleri takmak icin aynanin karsisina gecip lens kabini yikayip kurulayip sonra da icinde lens aramak
asetonla makyaj çıkarmaya çalışmak.*
kibritle sigara yakıp kibrit kutusunu çöpe, yanık kibriti cebe atmak.
+kalk oğlum deprem oluyo
-yav amaan sanki durmayacak. yatın allaasen.
+oğlum delirdin mi sen kalk hadi çabuk
-off ya aman birahat uyku uyutmadınız bee.
konuyla alakalı duydugum en matrak hikaye bir tanidigimizin gece bebeginin aglamasi uzerine kalkip ,bebegi de alarak mutfaga gitmesi , bebegi doyurmasi , sonra da bebegi giriste portmantoya birakip gidip yatmasidir..sabah feryat figan bebegim yok diye aglayarak polisi aramak uzere telefona yonelmis ve o arada portmantoda bebegini misil misil uyurken bulmustu...
tuvalete gidip klozet kapağını kaldırdığını sanarak işemek. sonrasında yapılan işlemler insanı çok rahat bir şekilde kendine getiriyor.
suların kesik olduğunu unutup çatur çutur zıçtıktan sonra sifonu çekmek, su gelmeyince bi daha çekmek ve arkasından tuvalet kağıdı ile umutsuzca çabalamak.aynı şeyi bizim eve gelen bi hatun da yapmıştı yazık bi daha yüzünü göremedik kaçtı gitti.
evden çıktıktan sonra, elinizi çantanıza attığınızda cep telefonu yerine televizyon kumandası bulmak.
televizyon acilir, soba yakilir, kumanda sobanin uzerine konup tuvalete gidilir. daha sonra "ne kokuyo boyle lan" denilerek ayilinir.
kendine kahve yapmak icin kettlea su koyup, ocagi yakip, suyu isitmak icin kettlei yanan ocagin uzerine koymak.
- sabahın altı-yedisi gibi kalkılır.
- birbuçuktaki finale çalışılmaya daha yeni başlanır.
- afyon daha patlamamıştır, duş almaya karar verilir..
- lastik malibu terliklerle esneye esneye duşa girilir..
- bahsi geçen terliğin ıslandığında hayvanlar gibi kaydığı hatırlanmaz
- sabunlamak için sağ bacak yerden kesildiğği anda..
swiss,, gümm... (kafa önce duş armatürünü sıyırır ardından yere çarpar...)
sonuç: alna onsekiz dikiş.. tüm sınavlardan rapor.. (ölümden döndüm lan!)
traş kremiyle dişleri fırçalamak.
uykudan uyanıp ta hala uykuda olduğum bir sabah alelacele taksiye atladığım ve işe vardığımda taksicinin benden bozuk bir milyon istemesi sonucu
- yok maalesef ! diyeceğime
-yok maşallah dediğim ve akabinde şöförü kırıp geçirdiğim en *** ***ıktır....akabinde bende uykudan uyanmışımdır....
uyurken telefon çalınca, yerde olan telefon yerine terliği almak ve aloooooo demek, hatta telefon sesine gelen anneye terliği uzatmak ve yıllarca anne kişisi tarafından dalga geçilmek, her yerde anlatılmak...
su şişesi yerine buzdolabındaki sirke şişesini kafaya dikmek.
oturma odasının perdesini çekiştirip yatak odasına ***ürmek istemek, hatta bi de bunun son derece normal olduğunu sinirli bi şekilde savunmak.
vapurda uyudugum bir sabah, beni nazikce uyandiran adami artik nedense babamin is arkadasi zannetmis ve "babis ne zaman gelecek, gordun mu babisi ?" seklinde anlamsiz bir soru sormustum.
demek ruhum, idim libidom oyle bir sekilde allak bullak oluyo ki uyurken..... adama rezil olduguma mi uzuleyim, yoksa 19 yasinda babama hala 'babis' diye hitap etmeme mi yanayim?
ayilmak icin kahve almaya gittigim bir sabah, adama eksik para verip *, adam kibarca * istediginde, maalesef diyip, kahveyi alip birde para ustu sormustum. adam saskin saskin suratima baktiginda anlam verememis, kahvenin dibine vardigimda durum kafama dank etmistir.
sabah kalkip lensleri takmak icin aynanin karsisina gecip lens kabini yikayip kurulayip sonra da icinde lens aramak
asetonla makyaj çıkarmaya çalışmak.*
kibritle sigara yakıp kibrit kutusunu çöpe, yanık kibriti cebe atmak.
+kalk oğlum deprem oluyo
-yav amaan sanki durmayacak. yatın allaasen.
+oğlum delirdin mi sen kalk hadi çabuk
-off ya aman birahat uyku uyutmadınız bee.
konuyla alakalı duydugum en matrak hikaye bir tanidigimizin gece bebeginin aglamasi uzerine kalkip ,bebegi de alarak mutfaga gitmesi , bebegi doyurmasi , sonra da bebegi giriste portmantoya birakip gidip yatmasidir..sabah feryat figan bebegim yok diye aglayarak polisi aramak uzere telefona yonelmis ve o arada portmantoda bebegini misil misil uyurken bulmustu...
tuvalete gidip klozet kapağını kaldırdığını sanarak işemek. sonrasında yapılan işlemler insanı çok rahat bir şekilde kendine getiriyor.
suların kesik olduğunu unutup çatur çutur zıçtıktan sonra sifonu çekmek, su gelmeyince bi daha çekmek ve arkasından tuvalet kağıdı ile umutsuzca çabalamak.aynı şeyi bizim eve gelen bi hatun da yapmıştı yazık bi daha yüzünü göremedik kaçtı gitti.
evden çıktıktan sonra, elinizi çantanıza attığınızda cep telefonu yerine televizyon kumandası bulmak.
televizyon acilir, soba yakilir, kumanda sobanin uzerine konup tuvalete gidilir. daha sonra "ne kokuyo boyle lan" denilerek ayilinir.